Güngören Belediyesi Kaça Kadar Açık? Zaman, Mekân ve Anlam Üzerine Edebi Bir Düşünme
Bir edebiyatçı için her şey sözcüklerle başlar. Kelimeler, dünyayı yalnızca anlatmaz; onu dönüştürür, biçimlendirir, hatta yeniden kurar. “Güngören Belediyesi kaça kadar açık?” gibi sıradan bir soru bile, dilin büyüsüyle derin bir anlam katmanına dönüşebilir. Çünkü bu soruda yalnızca bir kurumun mesai saati değil, bir kentin ritmi, insanların zamanı kullanma biçimi ve modern yaşamın düzeni gizlidir.
Zamanın Kapıları: Belediyenin Açılış ve Kapanış Arasında Sıkışan Hayatlar
Güngören Belediyesi, resmi olarak sabah 08.30’da açılır ve 17.00’de kapanır. Fakat edebiyatın gözünden bakıldığında bu saatler, sadece bürokratik bir ritim değil, insanın modern zamana teslimiyetinin sembolü haline gelir. Sabahın erken saatinde belediye binasının kapısından içeri giren memurlar, tıpkı Sabahattin Ali’nin karakterleri gibi, düzenin içinde kendi anlamlarını ararlar. Akşam olduğunda ise binanın ışıkları birer birer söner, fakat bazı dosyalar, bazı hayaller ve bazı dilekler o odalarda kalır.
Belki de asıl soru şudur: Zaman, bizi mi yönetir; yoksa biz zamanı mı yönetiriz? Belediyenin kapanış saati yalnızca bir takvim maddesi değil, hayatın akışındaki bir durak gibidir. Kimileri için günün sonu, kimileri içinse yeni bir başlangıcın eşiğidir.
Modern Kentin Romanı: Güngören’in Ritmi
Güngören, İstanbul’un kalabalık damarlarından biridir. Sokaklarında Orhan Pamuk’un “İstanbul”undaki hüzün, Sait Faik’in hikâyelerindeki sıradanlığın güzelliği dolaşır. Belediye binası bu romanın merkezinde, bir tür karakter gibi durur: Resmiyetin, düzenin ve insan emeğinin simgesi. Her gün oraya gelen vatandaşlar, kendi hikâyelerini o binaya taşır. Kimisi evrakla, kimisi umutla, kimisi de şikâyetle gelir. Her biri edebiyatın en temel temalarından birini — bekleyişi — yeniden üretir.
Belediye kapısında sıra bekleyen yaşlı bir adam, zamanla yarışan bir Kafka karakteridir. Genç bir kadın, dilekçe formunun kenarına yazdığı notla Virginia Woolf’un “kendi odası”na ulaşmaya çalışır. İşte tam da bu noktada Güngören Belediyesi, bir bürodan fazlasıdır: insan hikâyelerinin kesiştiği bir anlatı mekânı.
Ofis Işıkları ve Anlamın Işığı
Bir edebiyat metninde mekân, her zaman bir duygunun izdüşümüdür. Güngören Belediyesi’nin akşam saatlerinde sönmeye başlayan ışıkları, yalnızca mesainin bitişini değil, günün anlamının da soluşunu temsil eder. Fakat ertesi sabah aynı ışıklar yeniden yanar. Tıpkı insanların her gün yeniden umuda tutunması gibi. Zaman burada döngüseldir; kapanışlar, yeni açılışlara gebedir.
Belki de o binanın içindeki bir daktilo sesi, bir dilekçenin kağıda değen mürekkebi ya da bir imzanın kalem ucu titreyişi, insanın bürokrasiyle olan edebi ilişkisidir. Her belge, bir hikâyedir. Her dilek, bir karakterin iç sesi gibi yankılanır.
Edebiyatta Bürokrasi: Düzenin İçindeki Kaos
Franz Kafka’nın Dava adlı eserinde, bürokrasi insanı öğütürken; Orhan Kemal’in romanlarında, devlet dairesi umudun kapısıdır. Güngören Belediyesi de bu iki uç arasında bir yerde durur. İnsan oraya giderken, “Bugün işim hallolacak mı?” diye düşünür. Bu cümle aslında edebiyatın özüdür: belirsizlik. Çünkü her bekleyiş, bir öyküdür; her çözüm, bir sonuç değil, bir yeniden doğuştur.
Bir kentte belediye binası varsa, orada anlatılar da vardır. Belki gizli bir aşk dilekçesi bir dosyanın arasında unutulmuştur, belki bir çocuğun doğum kaydıyla birlikte bir annenin geleceği yazılmıştır. Güngören Belediyesi’nin kapıları akşam 17.00’de kapanır ama o hikâyeler asla bitmez.
Okura Davet: Zamanın Anlamını Sen Yaz
Bir edebiyatçı olarak bu yazının sonunda size bir soru bırakmak istiyorum: Güngören Belediyesi’nin kapanış saati size neyi hatırlatıyor? Bir günün bitişini mi, yoksa yeni bir hikâyenin başlangıcını mı? Belki de zamanın kendisi bir edebiyat metnidir — her satırı insan eliyle yazılmış, her virgülü bir nefes kadar kısa, ama anlamı sonsuz.
Kelimelerin gücüyle düşünün, yazın ve paylaşın. Yorumlarda kendi edebi çağrışımlarınızı bırakın: Zaman sizin için ne ifade ediyor? Bir belediyenin kapanış saati bile, belki de insan ruhunun en açık penceresidir.